GİRİŞ
Milletlerin tarihi geçmişlerinde anmaya ve kutlamaya değer ulusal günleri, milli bayramları ve haftaları vardır. Toplumlar kendileri için önemli bir olay ya da hatıranın taze tutulması, geçmişin güncellenmesi ve kalıcı hale getirilmesi için çeşitli temsil ve sembollerle bazı etkinlikler düzenlerler. Etkinliklerde yegane amaç hatırlatılananlar değildir, aynı zamanda yeni oluşturulmuş değerlerin topluma benimsetilmesidir[1]. Bu bağlamda Türk kurtuluş ve milli bağımsızlık mücadelesinde ve Cumhuriyet Türkiye’sinin inşasında, 23 Nisan 1920 tarihi önemli yere sahip milli etkinlikler arasındadır. Tarihsel süreç içinde İstanbul’un işgal edildiği, Yunan ordusunun Batı Anadolu’da ilerlediği ve iç isyanların sürdüğü bir ortamda çok yönlü bir varoluş mücadelesine Ankara’da Büyük Millet Meclisi’nin açılmasıyla başlanılan gün, Mustafa Kemal Atatürk tarafından Türk çocuklarına bayram olarak hediye edilmiş, yetişen kuşaklara milli hafıza ve ulusal bağımsızlık bilinci kazandırılmak istenmiştir. Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluş yıllarının ruhunu içinde barındıran bayram, Mustafa Kemal’in milli egemenlik ilkesini Milli Mücadele’nin ve kurulan devletin temeli olarak ortaya koyduğunun, yani Türk Milletinin kendi kaderine hakim olduğunun, kendi geleceğini tayin edeceği ilkesinin de hayata geçirilmesinin simgesidir.
23 Nisan gününün milletin hürriyet ve bağımsızlık yolundaki kararlılığının bir göstergesi olarak dünyaya ilanı düşüncesiyle bu tarihin milli bayram olması konusu Meclis’e getirilmiş, yapılan görüşmeler[2] sonucunda “23 Nisan’ın Milli Bayram Addine Kanun”[3] oylanarak kabul edilmiştir. Böylece Türk Milletinin bağımsız olarak kendi geleceğini tayininde görevler üstlenecek geleceğin nesline hediye edilen 23 Nisan, günümüze kadar tüm yurtta resmi ve özel kuruluşların, öğrenci ve halkın katıldığı törenler ve etkinliklerle kutlanmaktadır[4].
1921’de “Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin ilk Yevm-i Küşadı olan 23 Nisan Günü Milli Bayramdır” hükmüyle kabul edilen Türkiye Cumhuriyeti’nin ilk milli bayramı, 1 Kasım 1922’de saltanatın kaldırılmasından sonra “23 Nisan Milli Hakimiyet Bayramı” olarak çeşitli etkinliklerle kutlanmıştır. Bayram, 1927 tarihinden itibaren Türkiye Himaye-i Etfal Cemiyeti’nin öncülüğünde kutlanmaya başlanarak 1929'da Çocuk Haftası’na dönüştürülmüştür. 27 Mayıs 1935’te kabul edilen “Ulusal Bayramlar ve Genel Tatiller Hakkında Kanun”[5] ile Hâkimiyeti Millîye ve Çocuk Bayramı birleştirilerek 22 Nisan öğleden sonra başlayan ve 23 Nisan gününü içine alan zaman yani bir buçuk günlük süre “Milli Hakimiyet Bayramı” adı altında kutlanmıştır[6]. 1975 yılında ise kutlamalara Türkiye Radyo Televizyon Kurumunun katılmasıyla bir hafta boyunca çocuk programlarına yer verilmiş, büyük eğlenceler düzenlenmiştir. 1978 yılında Ankara’daki okul çocuklarının katılımıyla TBMM’de çocuk meclisi toplanmış, 1980’de ise Türkiye’nin her tarafından çocukların katılımıyla “Ulusal Çocuk Parlamentosu” gerçekleştirilmiştir. 1979 yılı Birleşmiş Milletlerce Dünya Çocuk Yılı olarak ilan edilince, T.R.T.’nin katılımıyla bayram, komşu ülkelerin çocuklarının törenlere davet edilmesiyle uluslar arası düzeye taşınmıştır. 1981’de Milli Güvenlik Konseyi’nin Ulusal Bayramlar ve Genel Tatiller Hakkındaki Kanun Hükmündeki Kararı ile “23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramıdır” hükmü getirilerek, resmî bir ad ve statüye kavuşturulan bayram, sadece ilkokullarda ve Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde kutlanmıştır. 1985’de TBMM ile T.R.T’nin işbirliğiyle 23 Nisan şenlikleri “Dünya Barışı”nı simgeler nitelik almış, böylece uzun tarihi gelişim süreciyle 23 Nisan, Türk çocuklarının dünya çocuklarına armağan ettiği bir bayram haline gelmiştir. Uluslararası boyutlu şenliklerin düzenlenmesinde Kültür Bakanlığı yeni roller üstlenmiştir[7].
CUMHURİYETİN ÇOCUK BAYRAMLARINDA TÜRKİYE HİMAYE-İ ETFAL CEMİYETİ
Cumhuriyet’in ilk yıllarında 23 Nisan’ı, çocuk günü ve çocuk bayramı gibi adlar altında bazı etkinliklerle kutlayan ve bu gün Başbakanlık Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu olan Türkiye Himaye-i Etfal Cemiyeti, kuruluşundan beri benimsediği çocuk davasını gerçekleştirme yönünde 23 Nisan ve Çocuk günü kutlamalarında öncü bir rol üstlenmiştir. 30 Haziran 1921 tarihinde Ankara’da kurulan Cemiyet’in, 1921 tarihli ilk ve 1925 tarihli Nizamname-i Esasisi’nde 23 Nisan veya Çocuk Günü’ne ilişkin bir madde bulunmamakla birlikte bu günü kutladığı bilinmektedir[8].
Türkiye Himaye-i Etfal Cemiyeti’nin, 1927 tarihli nizamname-i esasisinin 61. maddesinde; “23 Nisan, cemiyetin çocuk günüdür. Çocuğa yönelik hususların tespiti, takriri ve neşri bu gün azami derecede icra ve çocuk bayramları tertip edilmek suretiyle muhitin nazarı dikkati çocuğa tevcih edilir. 23 Nisan ve 29 Ekim günlerinde Türkiye Himaye-i Etfal Cemiyeti menfaatine rozet tevzi olunur”[9]. şeklinde belirtilen kutlamalar 23 Nisan tarihinde birleştirilmiş ve 23 Nisan 1927 tarihli etkinlikler oldukça kapsamlı düzenlenmiştir. Cemiyetin başkanı Dr. Fuad Bey’in de katkıları ile milli hakimiyetin temsil günü olan bayram kutlamaları[10] dünyadaki birçok ülkeye örnek olmuştur[11].
Tüm dinamikleriyle yeniden yapılandırılan Cumhuriyet Türkiye’sinin inşasında görev alacak ve fiziksel ve ruhsal yönden çağın değerlerini kavrayacak aydın kuşakların yetiştirilmesi hayati görülmüştür. Türk Milletinin geleceğinin hazırlanmasında olduğu kadar toplumun tüm kesimlerinde Cumhuriyet, milli egemenlik ve milli bağımsızlık gibi kavramların çok yönlü olarak benimsenmesinde etkili olan çocuk bayramı aynı zamanda milli dayanışma duygusunun ve millet olma anlayışının gelişmesinde önemli bir unsurdur. Dolayısıyla Millet olma bilinci ve milli gururun canlandırıldığı çocuk bayramları, Türkiye Himaye-i Etfal Cemiyeti’nin yurtiçi ve yurtdışındaki tüm şubelerinde milli hassasiyet ve hissiyatlara uygun hazırlanmış ve tam bir bayram havasında kutlanmıştır. Kutlamaların detaylarını içeren tören ve şenlik programları,[12] yurt genelindeki kutlamaların coşkusunu yansıtan telgraflar,[13] Türkiye Himaye-i Etfal Cemiyeti’nin merkez ve şubelerinin hazırladıkları salnameler/yıllıklar,[14] hatta oyuncakların kullanımına dair talimatnameler[15] uygulamaların ayrıntılarına dair önemli ipuçları vermektedir. Özellikle Cemiyet’in süreli yayını olan Gürbüz Türk Çocuğu’nun 23 Nisan 1927 tarihli “Çocuk Gününe Mahsus Fevkalade Nüsha”sı ve “Çocuk Haftası I ve Çocuk Haftası II” gibi özel yayınları, etkinlikler konusundaki yoğun tarihsel kayıtlar içermektedir. Bunlar; 23 Nisan, çocuk günü, çocuk ve Himaye-i Etfal, çocuk ve inkılaba dair konuları,[16] yurtta çocuk bayramı ve haftasının nasıl kutlandığına ilişkin intibaları, fotoğraflar ve telgraflarla[17] kutlama detaylarını gösteren sayısız yazınsal ve görsel örnekleri barındırmaktadır.
İlk kez yapılan ve büyük ilgi uyandıran 1927 tarihli 23 Nisan Çocuk Bayramı, Himaye-i Etfal Cemiyeti’nin öncülüğünde planlanmış ve Ankara merkez olmak üzere tüm illerde etkin bir katılımla gerçekleştirilmiştir. 23 Nisan Çocuk Bayramı için Ankara’da düzenlenen ve sonraki kutlamaların ilk örneğini teşkil eden programın detaylarını Cemiyet’in seçtiği dört kişilik bir heyet[18] belirlemiştir. Bayramın nasıl kutlanacağına dair hazırlanan programda; sabahtan okul öğrencilerinin bayrama katılmak üzere tören alanında toplanılacağı, çocuklar için bayraklarla süslenen otomobiller hazırlanarak ve bando ile milli marşlar çalınarak onlara şehir turu yaptırılacağı, Çocuk Sarayı’na gidilerek orada çocuklara şeker, pasta ve oyuncaklar sunulacağına ilişkin birçok ayrıntı sıralanmıştır[19]. Çocuklar için sınırsız eğlence, büyükler için bilgilenme fırsatı sunulan etkinlikler kapsamında; sergi, konferans ve müsamereler düzenlenmiş, halkın eğlenmesine yönelik senfoni orkestrası konserleri, yarışmalar, piyesler, fener alayları, balolar ve çeşitli gösteriler sunularak gündüz ve gece bayram coşkusu devam ettirilmiştir[20].
Ankara’daki programa benzer programlar Cemiyet’in diğer şubelerinde de gerçekleştirilmiştir. Örneğin Bursa’da Himaye-i Etfal Cemiyeti şubesince düzenlenen etkinlikler sırasında çocuklar önce vilayeti, sonra da Türk Ocağı’nı, Halk Fırkası ve Muallimler Birliği’ni ziyaret etmişler ve program çocuk yarışmaları, çocuklar için düzenlenen eğlence, gezi, ücretsiz sinema gösterimi ve otomobil turları ile sürdürülmüştür.[21] Türkiye Himaye-i Etfal Cemiyeti’nin bütün merkez ve şubelerince düzenlenen etkinliklerini Türk Ocağı gibi cemiyetler de desteklemiş[22] ve kutlamalara ilişkin detaylar basında yer almış,[23] hatta Cemiyet’in şubeleri hazırladıkları özel kitapçıklar ile programlarının ayrıntılarını okuyucuya ulaştırmışlardır.[24]
İLK ÇOCUK HATFASI KUTLAMA ETKİNLİKERİ
Çocuk Haftası’nın Amacı
1927 tarihinden itibaren Türkiye Himaye-i Eftal Cemiyeti’nin öncülüğünde oldukça etkin kutlanan bayram, 1929’da kapsamı genişletilerek 23-29 Nisan tarihlerini içine alan Çocuk Haftası’na dönüştürülmüştür[25]. Himaye-i Etfal Cemiyeti Reisi Dr. Fuad Bey, bu günün haftaya dönüştürülmesinin amacını; “Milletin dayanağı vatan yavrularının sağlık ve hayatlarını ve memlekete faydalı birer insan olabilmelerini temin maksadıyla Milli Mücadele’nin en hareketli zamanlarında Ankara’da kurulmuş olan Himaye-i Etfal Cemiyeti büyük ve kutsi bir emelde muvaffak olabilmek için gayret sarf etmektedir. Bütün çalışmasını ulu himayeci Gazi Hazretleri’nden, muhterem hükümetten ve şefkatli halkımızdan gördüğü maddi ve manevi yardımlarına dayandırmakta olan Cemiyet, çalışmasında muvaffak olabilmek için halkımızın çocukla alakasını arttırmak amacıyla 23 Nisan ÇocukBayramı’nı ihdas etmiş ve üç dört seneden beri vatanın her tarafından pek güzel suretle kutlanan Çocuk Bayramı’ndan cesaret alarak bu bayramı “Çocuk Haftası”namıyla yedi güne yaymıştır”[26] şeklinde belirtmiştir.
Bir hafta süresince, resmi törenlerin yanında çocukların bayram neşe ve heyecanını yaşamaları sağlanmış ve çocuk ile ilgili birçok nokta kamuoyunun gündemine taşınmıştır. Bayram ve hafta süresince Cemiyet, merkezi Ankara ve tüm şubelerinde törenler, toplantılar, yayınlar, müsamereler, eğlenceler, balolar ve yarışmalar düzenlemiştir.
İlk Çocuk Haftası'nın Açılışı ve Tören Programı
Türkiye Himaye-i Etfal Cemiyeti tarafından hazırlanan çocuk bayramı ve haftası programında; Çocuk Sarayı önünde 23 Nisan sabahı başlayan Programın ilk gününde, Ankara’nın tören için hazırlanan caddelerinde önde mızıka arkasında izciler, çocuklar ve mektepliler Cumhurbaşkanı’nı, Meclis Başkanı ve Başbakan’ı ziyaret etmiş, bir yetim çocuğun Belediye Başkanı’na hitaben yaptığı konuşmaya karşılık olarak “Şehrin çocuk babası” sıfatıyla belediye başkanı bir konuşma yapmış, aynı zamanda bir yetim çocuğun, Çocuk Sarayı’nda merkezi umumi reisine hitaben konuşmasına reis tarafından karşılık verilmiştir. Cemiyetin himayesinde olan yetim çocukların ön planda bulundurulduğu etkinlikler, çocuk marşı başta olmak üzere çeşitli marşların okunması, fotoğrafların çekilmesi ve çocuklara çeşitli hediyelerin verilmesi ile başlamıştır[27].
Açılışı çocuklar tarafından yapılan haftanın tüm etkinlikleri çocuklar tarafından sürdürülmüştür. Çocuk Haftası’nın açılışını yapan çocuklardan kurulu bir komite bütün organizasyonları idare etmiştir. Her il ve ilçede oluşturulan çocuk heyetleri ve onların seçilmiş başkanlarının önderliğinde gerçekleştirilen etkinliklerde çocuklar, meydanlarda halka hitaben konuşmalar yaparak, devlet büyüklerinin yerine temsilen oturarak, cemiyet merkezine kutlama telgrafları göndererek gelecekte üstlenecekleri görevler için hazırlık uygulamaları yapmışlardır.
Kutlamalar sırasında önemli sorumluluklar üstlenen çocuklar, bütün Türk çocukları adına hazırladıkları isteklerini basına ve Büyük Millet Meclisi’ne göndererek devletin zirvesine ulaştırabilmişlerdir. Çocukların tören sırasında ellerindeki “isteriz” levhalarıyla halkın da dikkatini çeken bu istekleri arasında;
1. Her çocuğa müsavi gıda, sıhhat ve hayat isteriz.
2. Çocukların dilenmesini men eden kanunlarınızı şiddetle tatbik etmenizi isteriz.
3. Çocukların evlerde, mekteplerde, sokaklarda, her yerde dövenlere karşı adil davranmanızı, çocuklara zulmü men edecek ve cezalandıracak bir kanun çıkarılmasını isteriz.
4. Çocukların hamallığını, yük taşımasına mani olmanızı isteriz.
5. Çocukların ağır işlerde çalıştırılmamasını isteriz.
6. Çocuk sinemaları isteriz.
7. Fakir, zengin çocuklar için izci teşkilatı isteriz
8. Her çocuğa mektep isteriz
9. Çocuk bahçesi isteriz.
10. Sokaklarda yatan çocuklara çatı isteriz.
11. Fakir çocukları himaye için Himaye-i Etfal’in her tarafa yayılmasını ve kuvvetlenmesini isteriz[28] dilekleri bulunmaktaydı.
Kutlamalar sırasında çocuklara kendilerini ifade etme fırsatı verilmesinin yanında önemli sorumluluklar yüklenmesi ve çocukların da bu işleri başarıyla sonuçlandırmaları önemlidir. Öyleki çocukların kendilerine verilen görevi layıkıyla yerine getirmelerinden duyulan gurur, devlet yöneticilerinin cemiyete gönderdikleri kutlama telgraflarında[29] ve Cemiyet’in dergilerinde yer almıştır[30].
Çocuk Haftası'nda Çocuklar İçin Düzenlenen Etkinlikler
Çocuk Haftası’nda Türkiye Himaye-i Etfal Cemiyeti’nin merkez ve şubelerinde uygulanan çocukların temsili görevler almaları,[31] yöneticileri ziyaret etmelerinin yanında onlar için parasız sinemalar, eğlenceler, yarışmalar ve müsamereler düzenlenmesi, Gazi Orman Çiftliği’nde ziyafetler verilmesi, bütün nakliye araçları, tramvaylar ve vapurlarda çocukların ücretsiz taşınması gelenek haline getirilmiştir. Gelenek haline getirilen başka uygulamalar arasında; tüm yurtta Çocuk Haftası boyunca çocuk meselesini anlatan piyes, temsil ve gösteriler hazırlanarak Cemiyet’in şubelerinde, halk evlerinde ve meydanlarda gösterilmesi, aileler için konferanslar verilmesi, çocuk sergisi[32] açılarak çocuklara ait eşyaların vitrinlerde teşhir edilmesi, Cemiyet’in kendi himayesindeki çocuklarla fener alaylarına katılması, Darülaceze’deki çocukların ziyaret edilmesi, “Gürbüz Çocuk Müsabakası” başta olmak üzere çeşitli yarışmaların düzenlenmesi,[33] halk eğlenceleri,[34] katılımcılara rozetler takılması,[35] okullara ve muhtarlar aracılığı ile evlere zarf gönderilerek halkın gönüllü maddi yardımlarının sağlanması ve halkın dikkatinin çocuğa çekilmesinin başarılması sayılabilir.
Çocuk Baloları
Çocuk Haftası kutlamalarında önemli bir yer tutan Çocuk Balosu’na devlet protokolünün yanı sıra halk ve çocuklar da katılmıştır[36]. Geleneksel hale getirilen bu balolarda, çocuklara oyuncaklar ve yiyecekler sunulmuş, çocukların yer aldığı programlarda milli marşlar ve şiirler söylenmiş, köy dansı, Çin dansı, Zeybek dansı, bebek oyunu gibi çeşitli danslar yapılmış ve piyesler oynanmıştır[37]. Himaye-i Etfal Cemiyeti’nin şubelerince yurt dışında da balolar düzenlenmiştir[38]. Baloların birçoğuna Cumhurbaşkanı Mustafa Kemal Atatürk[39], Başvekil İsmet Paşa ve Millet Meclisi Reisi Kazım Paşa, bütün vekiller ve mebuslar eşleri ve çocuklarıyda[40] katılırken, Himaye-i Etfal de bakımı altında olan çocuklarla eşlik etmişlerdir[41]. Balolarda, Cemiyet bünyesindeki kimsesiz çocuklara gösterilen milli şefkat, devletin çocuğa yüklediği anlam ve ona verdiği önemin açık bir uygulamasıdır.
Çocuk Haftası’nda Kamoyunun Dikkatinin Çekilmesi
Cemiyetçe, umuma açık olan yerlerde Çocuk Haftası’nın önemi, çocuğun değeri, cemiyetin çalışmaları sözlü ve yazılı olarak anlatılmış, toplu yerlere asılan afişlerle çok yönlü tanıtım ve propaganda yapılmıştır[42]. Bu yönüyle bir bilinçlendirme faaliyeti olarak da değerlendirilebilecek Çocuk Haftası içerisinde çocuk davası bütün boyutlarıyla ele alınarak[43], Cenevre Beyannamesi, anne eğitimi, yeni yetişen neslin özellikleri[44], nüfusun arttırılması, bebek ve çocuk ölümlerinin önlenmesi[45], gürbüz çocuk yetiştirmenin önemi,[46] çocuk terbiyesi ve sağlığı[47] konuları ele alınmış, fotograflarla çocuk konusuna ilgi çekilmiştir[48].
Himaye-i Etfal Cemiyeti, fakir ve kimsesiz çocukların öksüzlüğünü unutturmak fırsatını bularak, çocuğun bir milletin ortak değeri olduğu, ondan sadece anne ve babasının değil aynı zamanda toplumun tümünün çeşitli sorumluluklar üstlenmesi gerektiği[49] mesajını topluma vererek, bayram ve hafta süresince milli bilinç ve toplumsal dayanışmayı arttırmış; yetim çocukların şehitlerden yadigar kaldığını ve tüm milletin onlara sahip çıkmasını,[50] “İstikbali onlara bırakacağımız” gerçeğini vurgulamayı başarmıştır.
Etkinlikler süresince Cemiyet, 23 Nisan tarihinin önemini anlatmanın[51] yanında kendini halka tanıtma[52] ve yetim çocuklara gelir sağlama[53] imkanı da bulunmuştur. Böylece Cemiyet düzenlediği birçok etkinlikle hem eğitim ve bilgilendirme hizmeti vermiş hem de cemiyete kazanç elde etmiştir.
Kutlamalar esnasında başarılan konulardan biri de çocuk meselesinin uzun bir zamanda kamuoyunun gündeminde tutularak[54] çocuk davasının başlıca memleket meselesi yapılmasıdır[55]. Bu kapsamda çocuğun değerini ele alan yazılar yayınlanmış, çocuk bakımı ve yetiştirilmesine ilişkin sohbetler sunulmuş,[56] çocuğa ilişkin birçok hususta konferanslar ve gösteriler, yarışmalar,[57] sergiler[58] düzenlenmiş, bazı etkinlikler filme çekilmiş[59] yani yazılı, sözlü ve görsel tüm kaynaklar kullanılmıştır. Çocuk bayramları ve çocuk haftalarında yapılan tüm etkinliklerde sadece Cemiyet’in yayın organları kullanılmamış aynı zamanda milli ve yerel basından[60] ülkenin şair, doktor, devlet adamı, cemiyet üyesi, okul öğrencileri ve fikir adamlarından da önemli katkılar[61] sağlanmış, Ankara Çocuğu gibi özel gazeteler,[62] çocuklara özel şiirler[63] yayınlanmıştır. Çocuk Haftası etkinlikleri devam eden yıllarda daha da geliştirilerek sürdürülmüştür[64].
SONUÇ
Cumhuriyet Türkiye’sinin kuruluş tarihinin ilk ve önemli milli bayramlarından biri olan ve ilk yıllardan itibaren tarihsel ruhuna yakışır çoşku ve etkinliklerle kutlanan 23 Nisan Çocuk Bayramı, Türkiye Himaye-i Etfal Cemiyeti’nin gayretiyle süre ve kapsamı genişletilerek çocuk haftasına dönüştürülmüştür. Ulusal ve uluslararası düzeyde Atatürk Türkiye’sinin dinamikliğine uygun şekilde gerçekleştirilen ve 23 Nisan’da başlayan çocuk haftası etkinlikleri, başta Ankara olmak üzere tüm yurtta ve yurt dışında gerçekleştirilmiş ve yetim çocukları ön plana alan programlar hazırlanmıştır.
Etkinlikler sırasında Türkiye Himaye-i Etfal Cemiyeti’ne ait bina ve alanların dışında, her şehir tüm olanaklarını çocukların hizmetine sunmuş[65], verilen imkanlar sayesinde törenlerde konuşan yetim çocukların ve öteki konuşmacıların ana vurgusu Cemiyet’in çocuk davası olmuştur. Böylece 23 Nisan Çocuk Bayramı ve haftası, bütün vatan sathında ve Türk vatandaşının yaşadığı her yerde “çocuk davasının ehemmiyetinin anlatıldığı, “istikbal davası”nı gerçekleştirebilme arayışına dönüştürülmüş ve bu şuurla hareket eden Türkiye Himaye-i Etfal Cemiyeti, tüm olanaklarıyla bu duyarlılık ve bilinci kazandırma faaliyetini arttırmıştır.
Cemiyetce çıkarılan “Fevkalade Nüsha”lar, Çocuk Haftası gibi özel kitaplar; çocuklar için yapılan yardımları, yarışmaları, fotograflar eşliğinde bayram günlerinde artan milli ve manevi duyguları okuyucuya ulaştırmıştır. Aynı zamanda Cumhuriyet Türkiye’sinin kuruluş aşamalarına ait hatıraları canlı tutmak suretiyle milli bilinci geliştirmede ve bunu gelecek kuşaklara aktarmada önemli bir görev üstlenen Cemiyet, 1920’li yılların siyasal ve ekonomik, 1930’lu yılların sosyal ve kültürel alandaki yenileşme ve gelişmelerini geniş halk kitlelerine tanıtmada çocuk haftası aracılığıyla etkin rol üstlenmiştir.
Milli bayramların uluslar için birlik ve bütünlüğü sağlayan, milli onur ve gururu arttıran özellikleri göz önüne alındığında ve tarihi gerçeklerden hareketle, dünyanın ilk ve resmen kutlanan tek çocuk bayramının 2000’li yıllarda Cumhuriyet’in ilk yıllarındaki coşkusuna kavuşturulması,[66] ulusal ve uluslararası düzeyde gerçekleştirilmesi, gelecek kuşaklara aktarılacak milli bir görev olarak görülmelidir.
EKLER
KAYNAKÇA
KİTAPLAR
Akın, Veysi, Bir Devrin Cemiyet Adamı Doktor Fuad Umay, Atatürk Araştırma Merkezi Yayını, Ankara 2000.
Annelere ve Çocuklara Salname, İstanbul 1927.
Atatürk’ün Nöbet Defteri, (Toplayan: Özel Şahingiray), Ankara 1955.
Banoğlu, Niyazı Ahmet, Atatürk’ün İstanbul’daki Hayatı, I, 1973.
Bolat, Bengül Selman, Milli Bayram Olgusu ve Türkiye’de Yapılan Cumhuriyet Bayramı Kutlamaları, (1923-1960), Yayınlanmamış Doktora Tezi, Hacettepe Üniversitesi, Ankara 2007.
Çocuk Esirgeme Kurumu XXV Yılda Neler Yaptı, Çocuk Davamız, İzmir 1946.
Düstur, II, ( 3. Tertip), Kanun No.112, 23 Nisan 1337, Ankara.
Heyet-i İdare Karar Defteri, (31 Mart 1929).
Kocatürk, Utkan, Atatürk ve Türkiye Cumhuriyeti Tarihi Kronolojisi, 1918-1938, Ankara 1988.
Resmi Gazete, “Ulusal Bayram ve Genel Tatiller Hakkında Kanun” Kabul tarihi: 27.05.1935, Kanun no: 2739.
SHÇEK Arşivi, 23 Nisan Çocuk Bayramı ve Haftasının 1934 tarihli programı, (21.04.1934 tarihli 3 sayfa)
SHÇEK Arşivi, Çocuk Haftası, Ankara’da yapılacak Program, Ankara, 1931.
Sönmez, Cemil, Atatürk’te Çocuk Sevgisi, Ankara 2004.
TBMM Zabı Ceridesi, X, Devre 1, İçtima,2, Ankara, 1958
Tokat, 23 Nisan, Tokat, 1940.
Türkiye Himâye-i Etfâl Cemiyeti İstanbul Merkezi 1340 Tarihinde İnikad eden Kongrede Kıraat ve kabul edilen 1339 Kanunisani İbtidasından 1340 Nisan Nihayetine kadar on beş aylık mahsus Umumi Rapor Bütçe ve Bilançolar ve Müfettiş Raporlarıyla Kongre Mukarreratı, İstanbul 1340.
Türkiye Himaye-i Etfal Cemiyeti Nizamname-i Esasisi, Ankara 1927.
Umay Fuad, Seçmenlerimle Başbaşa, Ankara 1950.
SÜRELİ YAYINLAR
“23 Nisan Çocuk Gününü Bütün Millet Tesit Etti”, Gürbüz Türk Çocuğu, VIII, Mayıs 1927, s.33-37.
“23 Nisan Her Tarafta Kutlanan İlk Çocuk Bayramı Olmuştur”, Gürbüz Türk Çocuğu, XXI, Haziran 1928, s.20-30.
“23 Nisan Türklerin Kurtuluş Günü ve Çocuk Bayramıdır”, Gürbüz Türk Çocuğu, IX, Haziran 1927, s.2.
“23 Nisan”, Gürbüz Türk Çocuğu, LXXIX, Mayıs 1933, s.1-3.
“Ankara’da Çocuk Bayramı”, Gürbüz Türk Çocuğu, IX, Haziran 1927, s. 3.
“Bursa Programı”, Gürbüz Türk Çocuğu, IX, Haziran 1927, s.5-7.
“Cemiyetimizin Muhtelif Mahallerdeki Faaliyetleri”, Gürbüz Türk Çocuğu, XVII, Şubat 1928, s.17.
“Çocuk Bakımı”, Çocuk Haftası, II, İstanbul 1930, s.72-98.
“Çocuk Balosu”, Gürbüz Türk Çocuğu, IX, Haziran 1927, s.4.
“Çocuk Günü Bu Sene”, Gürbüz Türk Çocuğu, IX, Haziran 1927, s. 22.
“Çocuk Haftası Ankara’da Nasıl Geçti”, Gürbüz Türk Çocuğu, XXXII, Mayıs 1929, s.17-31.
“Çocuk Haftasında İstanbul Ocağı”, Çocuk Haftası, II, s.131-144.
“Dünya Himaye-i Etfal Cemiyetlerine Dair Malumat”, Gürbüz Türk Çocuğu, XV, Kanunuevvel 1927, s. 28.
“Hafta İçinde Himaye-i Etfal Cemiyeti Umumi Merkezine Gelen Telgraflar” Gürbüz Türk Çocuğu, LXXVII-LXXVIII (23 Nisan özel sayısı), Mayıs 1931, s. 49-67.
“Himaye-i Etfal”, Halk, I/11,22 Nisan 1929, s. 3-4.
“Tireste’de Himaye-i Etfal Balosu”, Gürbüz Türk Çocuğu, VII, Nisan 1927, s. 41.
Ağaoğlu Ahmed, “Çocuk Günü”, Gürbüz Türk Çocuğu, IX, Haziran 1927, s.11.
Ahmed Rasim, “Çocuk Günü Düğün Günü” Gürbüz Türk Çocuğu, VIII, Mayıs 1927, s.37-38.
Ahmed Rasim, “23 Nisan”, Gürbüz Türk Çocuğu, IX, Haziran 1927, s.10.
Akın Veysi, “23 Nisan Milli Hakimiyet ve Çocuk Bayramının Tarih-çesi”, Pamukkale Üniversitesi, Eğitim Fakültesi Dergisi, III, 1997, s.91-94.
Albayrak Hasan, “Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Milli Bayramlar”, Tarih ve Toplum, VIII/43, Temmuz 1987, s.35.
Aslan İffet, “23 Nisan Çocuk Bayramına Çağrı”, www.iffetaslan.gen.tr/dosyalar/24_3_1.pdf (Erişim Tarihi:15.05.2010) Bu kitapçık 15 sayfadır.
Aslan İffet, “Cumhuriyet Dönemi Kültürel Miraslarımızdan 23 Nisan Çocuk Bayramı”, http://www.hbektas.gazi.edu.tr/dergi_dosyalar/13-198-208.pdf. (Erişim Tarihi: 21 Mayıs 2010)
ATSO, Antalya Ticaret ve Sanayi Odası, XVIII/195, Nisan, 2004, s. 30.
B.C.A. Fon kodu: 490. 0.0. Kutu: 15. Doya No: 79 Evrak No: 9, (Tarih: 14.Nisan.1935)
Çocuk Haftası, II, (23 Nisan özel sayısı), İstanbul, 1929, s. 349-360.
Çocuk, III, Mart 1936, s.11.
Cumhuriyet, “Himaye-i Etfal’de Bayram”, 7 Mayıs 1340/1924, s. 3. no.3.
Dr. Reşit Galip, “Çocukları Koruyalım”, Çocuk Haftası, II, s. 268.
Falih Rıfkı, “923 Çocuğu”, Çocuk Haftası, II, (23 Nisan Özel Sayısı) İstanbul 1930, s.14.
Fuad Refik, “İsveç’te Çocuklar Haftası”, Gürbüz Türk Çocuğu, XVIII, Mart 1928, s.17-18.
Halil Nimetullah, “Çocuk Haftası Eseri Hakkında”, Çocuk Haftası, II, (23 Nisan Özel Sayısı) İstanbul 1930, s.57.
Kazım Nami, “Yarının Neslini Gürbüz Görmek” Çocuk Haftası, II, s.85-87.
Kazım Vehbi, “Himaye-i Etfal’e Dair”, Gürbüz Türk Çocuğu, IX, Haziran 1927, s.40.
M. Zekeriya, “Amerika’da Himaye-i Etfal ve Çocuk Haftası”, Gürbüz Türk Çocuğu, IX, Haziran 1927, s.44-45.
Mehmet Şevki, “Kıymetli Bir Tarih...”, Gürbüz Türk Çocuğu, XXI, Haziran 1928, s. 12.
Mehmet Zekeriya “Amerika’da Himaye-i Etfal ve Çocuk Haftası”, Gürbüz Türk Çocuğu Fevkalade Nüsha, Ankara 1927, s.44-45.
Nurettin Ibrahim, “Çocuklarda Sanat Zevki”, Çocuk Haftası, II, s. 317-319.
Resimli Ay, XII, Şubat 1930, s. 35.
Resimli Ay, XV, Mayıs 1929, s 14- 15.
Ruşen Eşref, “23 Nisan ve Himaye-i Etfal”, Gürbüz Türk Çocuğu Fevkalade Nüshası, Nisan 1927, s.27-28.
Sabiha Zekeriya, “Ben Babam Için Çalışan üç Yaşında Bir Artistim”, Çocuk Haftası, II, s.308-309.
Sabiha Zekeriya, “Cemiyetin Müşterek Eli ve Çocuk”, Çocuk Haftası, II, s. 88-93.
Sabiha Zekeriya, “Çocuk Haftasının Gayesi Nedir?”, Çocuk Haftası, II, s.265.
Sabiha Zekeriya, “Hapishanede Çocuk”, Çocuk Haftası, II, s.304-305.
Sabiha Zekeriya, “Sizin Için Sigara Yapan Çocuklar”, Çocuk Haftası, II, s.303.
Sabiha Zekeriya, “Sokaktaki Çocuklar”, Çocuk Haftası, II, s. 306-307.
SARIKAYA, Makbule, “Bağışın Kurumsal Bir Örneği, Türkiye Himaye-i Etfal Cemiyeti”, Kültür Tarihimizde Çeyiz, İstanbul, 2007, s.116-129.
Selim Sırrı, “Bakımsız Çocuklar”, Gürbüz Türk Çocuğu, I, Teşri-nievvel, 1926, s.11.
Selim Sırrı, “Evlatlarımı Nasıl Büyüttüm? Bir Mürebbinin Tecrübesi” Çocuk Haftası, II, s.301-302.
Selim Sırrı, “Sahipli ve sahipsiz Çocuklar”, Gürbüz Türk Çocuğu, VII, Nisan 1927, s.35.
Süleyman Nazif, “ Çocuk Günü Bu Sene Büyük Bir Bayram Şeklini Aldı”, Gürbüz Türk Çocuğu, IX, Haziran 1927, s.21-23.
Vasfi Raşit, “Çocuk ve Devlet”, Çocuk Haftası, II, s. 279-280.
Veled Çelebi, “Himâye-i Etfâl” Gürbüz Türk Çocuğu Fevkalade Nüshası, Nisan 1927, s.36-39.
Veled Çelebi, “Himaye-i Etfal”, Gürbüz Türk Çocuğu, IX, Haziran 1927, s.36.
Yusuf Akçuraoğlu, “Milli Şuur ve lnsani Vicdan, Himaye-i Etfale Yardımı Emreder”, Gürbüz Türk Çocuğu Fevkalade Nüshası, Nisan 1927.